TAHLİYE TALEPLİ BAŞLATILAN İCRA TAKİBİNE İLİŞKİN YARGITAY HUKUK DAİRELERİ ARASINDAKİ GÖRÜŞ AYRILIĞI

Alacaklı tarafından hazırlanan takip talebinin geçerli olması ve buna dayanarak icra dairesinin borçluya ödeme emri gönderebilmesi için takip talebi evrakında bulunması gereken kayıtlara, takip talebinin şartları denir.

2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) “takip talebi ve muhtevası” başlıklı 58. maddesinde, takip talebi(evrakında)nde bulunması gereken şartlar yer almaktadır. Buna göre, takip yollarından hangisinin seçildiği (iflas, haciz, tahliye)  alacaklı tarafından belirtilmelidir ki icra müdürü de seçili olan prosedüre göre ödeme emrini tanzim edebilsin.

Borçlu- kiracının kira bedelini ödememesi nedeniyle alacaklı-kiraya veren tarafından başlatılan tahliye talepli icra takiplerinde de, ayrıca borçlunun tahliyesinin istendiği belirtilmelidir.

Peki tahliye talebi, takip talebinin herhangi bir bölümünde açıkça belirtilmeli midir, yoksa takip talebinin açıklama kısmında yazılması yeterli midir?

Bu konuya ilişkin Yargıtay 6. Hukuk Dairesi ve Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin kararları arasında görüş ayrılığı mevcuttur.

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi kararlarına göre; takip talebinin herhangi bir yerinde alacaklının tahliye talebinin olması yeterlidir. Ayrıca ve açıkça takip talebinin 9. bölümünde tahliye ibaresinin bulunması gerekli değildir. Bu şekilde hazırlanan takip talebi icra müdürü tarafından kabul görerek borçluya Örnek:13 (Adi Kiraya ve Hasılat Kiralarına Ait Takipte Gönderilen Ödeme Emri) gönderilerek tahliyesi istenir. Aşağıda yer verdiğimiz Yargıtay kararı da iddialarımızı destekler niteliktedir.

Yargıtay 6. HD., E. 2015/2666 K. 2015/2838 T. 23.03.2015 sayılı kararına göre; “Davacı vekili 21.08.2014 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile ödenmeyen 2014 yılının Temmuz ve Ağustos aylar kira parasının ödenmesini istemiştir. Ödeme emri 25.08.2014 tarihinde davalıya tebliğ edilmiştir. Takip talebinin 4.bendi karşılığında "akdin feshi ve mecurun tahliyesi talebidir" ibaresi yer almaktadır. Takip talebinin herhangi bir yerinde tahliye talebinin yazılması yeterli olup, takip talebinin 9.bölümünde ayrıca "Tahliye" ibaresinin bulunmaması takibi geçersiz kılmaz.”

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi kararlarına göre ise; takip talebinin açıklama kısmında tahliye talebinin yazması yeterli değildir. Takip talebinin 9 nolu bölümünde de tahliye isteğine ilişkin ibarenin yer alması aranmaktadır. Aksi takdirde başlatılan icra takibi tahliye talebine ilişkin olmaz ve borçluya Örnek:13 ödeme emri gönderilemez. Aşağıda yer verdiğimiz Yargıtay kararı da bu yöndedir.

Yargıtay 8. HD., E. 2017/13162 K. 2017/10909 T. 18.9.2017 sayılı kararına göre; “Kiralayan alacaklı, ilamsız tahliye takip talebinde kiranın ödenmesinden başka, kiracının tahliyesini İİK’nın 269/1. maddesi gereğince istemek zorundadır. Böylece kiralayan kira bedeli için genel haciz yolu ile takiple tahliye takibini birleştirir. Takip talebi örneğinin 7 nolu bölümünün karşısındaki boş yere tahliye talebinin yazılması gerekir. Ayrıca 9 nolu bölümde de bu talebin yeniden haciz ve tahliye şeklinde tekrarlanması gerekir. Tahliye talebi olmayan takibe dayalı olarak, icra müdürlüğünce borçluya Örnek 13 ödeme emri gönderilemez. Alacaklı, böyle bir ödeme emrine dayanarak İcra Mahkemesinden taşınmazın tahliyesini isteyemez.”

Kanaatimiz;

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin kararlarına katılmak mümkün değildir. Zira alacaklının takip talebinin açıklama kısmında tahliye istediğini belirtmesi yeterlidir. Ayrıca takip talebinin 9 nolu bölümünde tahliye ibaresinin aranması alacaklıyı mağdur edebilecek mahiyettedir. Bu nedenle alacaklının takip talebinin 9 nolu bölümünde tahliye ibaresi aranmadan borçluya Örnek:13 ödeme emri gönderilmesinde bir usulsüzlük yoktur.

İcra iflas hukukunda yer alan sıkı takip şartlarının korunması gerekçesiyle Yargıtay 6. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararlar alacaklının alacağına bir an önce kavuşması bakımından zararına, borçlunun zaman kazanması bakımından ise yararına olacağından taraflar arasındaki denge bozulacaktır. Bu nedenle Yargıtay 6. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararlara katılmıyoruz.

Av. Gamze ÇELİKKOL